MİLLİ ŞUUR

MİLLİ ŞUUR

            Bir musibet bin nasihatten iyidir sözü ne kadar doğru söylenmiş olduğu 15 temmuz darbe/ihanet olaylarından sonra daha da anlaşılır olmuştur. Ülkemin içinde bulunduğu durumu daha önceden gören,  tesbit eden, haykıran, yetkilileri uyaran insanlara,  hükümetten, sivil toplum örgütlerinden, sanatçıdan sporcudan tepkiler gösterildi, linç kampanyaları düzenlendi, din düşmanı dendi, onlar fatiha süresini bile bilmezler vs  suçlamalar yapıldı. Şimdi bu  iki kişiye teşekkür edip özür dilenmelidir. Bu gün kü  olanları on yıl önce ön gördüklerinden.

 

            Paralel yapının ve onun ele başısı fetö/PDY terör örgütünün ülkeye ve millete karşı giriştikleri ihaneti önceden gören,  bu konuda uyarılar yapanlardan özür dilenmeli, darbe teşebbüsü olduğu dakikalarda televizyonlardan bu yapılanların ülkeye hayır getirmeyeceği, millete karşı yapılanın ihanet oluğunu savundukları için siyasilere teşekkür edilmelidir. İkinci teşekkür edilip özür dilenecekte milletin ta kendisidir. Özür dilenmelidir ki bu şer ihanet içindeki yuları dışarıya bağlı örgütün kamuda kadrolaşmasına zemin hazırlandı, milletin çocukları sınavlarda hainlerin insiyatifine bırakıldı, Ülkemizin çeşitli şehirlerinde en kıymetli arsalar bu terör örgütüne okul dershane yurtlar yapılması için tahsis edildi, ülkenin kaynakları bu hainler tarafından kötüye kullanılmasından, Devlet kademelerinde dürüst, başarılı Milliyetci muhafazakar kadroların ya emekliye sevk edilmesi veya işten uzaklaştırıldığından, sürgün edilmesinden dolayı bu milletten özür dilenmelidir.

 

Bu ihanet içerisindeki fetö/darbeci terör örgütüne de teşekkür etmek gerektiğini düşünüyorum. İstemeyerek  üzerine ölü toprağı serpiştirilmiş Türk Milletini uykudan uyandırdılar. Millete  milli şuuru hatırlattılar, devletin ve milletin birlik içerisinde hainlere karşı elbirliği yapması gerektiğini, ölmeyi düşünmeden üzerine sürülen tankların önüne yatması gerektiğini, kendi parasıyla alınan silahlara karşı dim dik durmasını hatırlattılar, daha da önemlisi Türk milletinin darbelere karşı birlik olmasını sağladılar.

 

Türk milleti kendine yakışan şekilde görevini yapmıştır. Hangi görüşten olursa olsun, sorumluluk üstlenerek meydanları tıka basa doldurarak, terör örgütüne ve onun destekçilerine gerekli mesajı vermiştir. Siyasi parti liderleri  kendi tabanına ve vatandaşlara birlik beraberlik çağrısı yaparak devletinin yanında saf tutmuştur. şimdi sıra yetkililere düşüyor. İhanet içerisindeki yuları dışarıya bağlı terör örgütünün kalıntıları devlet kademelerinden temizlenmeli ve yargıya teslim edilmelidir. Namusu ve şerefiyle vatanına hizmet eden ellerine bu hainler tarafından kelepçe vurularak, ceza evlerine konulan, mesleklerinden uzaklaştırılan, haksızlığa uğrayan insanların iadeyi itibarları verilmeli, kamuda girdiği sınavları kaybeden genç beyinlerin sınavları incelenip mağduriyetleri giderilerek  toplum vicdanı rahatlatılmalıdır. Siyasilerimiz olaylardan dersler çıkartarak toplumu birleştirici kucaklayıcı mesajlar vererek milli şuuru yeniden aşılamalıdır. Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti ilkesiyle hareket edilmelidir.

 

 

Türkiye tarihi bir gün yaşadı. Yenikapı’da yeni bir toplumsal mütabakat buluşması, Türk siyasi tarihinde hiç örneği olmayan Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Siyasi Parti liderleri, Genel Kurmay Başkanı, Diyanet İşleri Başkanı ve devletin tüm birimleri bayram havasında milli şuurla toplandı. Dosta güven düşmana korku veren, yenikapıda beş milyon, 81 ilimizde 79 milyon insanımız bir toplantı yaptı. Dünyaya biz biriz beraberiz mesajı verdi. Allah bu milletin birliğini dirliğini bozmasın. Unutmayalım Türkün Türk ten başka dostu yoktur.